Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2015/437 Esas ve 2015/6166 Karar Sayılı 6.05.2015 Tarihli Kararında: “Mağdure ve sanığın aşamalardaki beyanları, adli rapor ve tüm dosya kapsamına göre; sanığın suç tarihinden önce mağdureyi tanıdığı, olay gecesi onaltı yaşındaki mağdurenin ...sanıkla birlikte onun evine gidip ertesi gün saat 13.00 sularına kadar kaldığı, ....bu süre içerisinde cinsel ilişkiye girdikleri hususunda bir tereddüt bulunmadığı, ancak, sanığın bu eylemini cebir tehdit veya hile kullanmak suretiyle gerçekleştirdiğine dair cezalandırılmasına yeter nitelikte kuşkudan arındırılmış delil elde edilememesi ve "kuşkudan sanık yararlanır" ilkesi dikkate alındığında eylemlerin bu haliyle reşit olmayanla cinsel ilişki suçunu oluşturması sebebiyle…”
Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2012/3956 Esas ve 2013/8882 Karar Sayılı 10.9.2013 Tarihli Kararında; “Çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından yapılan yargılamada 15 yaşından büyük olan mağdurenin olay tarihinden önce internet ortamında tanışıp msn yoluyla görüşmeye başladığı sanıkla olay günü tekrar görüşüp buluşmaya karar verdikleri ancak sanığın işi olduğunu belirterek buluşma yerine akrabası olan tanık Mustafa'yı gönderdiği, mağdureyle tanığın buluşup bir süre gezdikten sonra mağdurenin de rızasıyla sanığın evine gittikleri, daha sonra sanığın da eve geldiği ve beraber oturup yemek yedikten sonra mağdureyle sanığın ayrı bir odaya geçerek birden fazla kez cinsel ilişkiye girdikleri ve gece boyunca aynı yatakta yatıp uyudukları, sabah olunca da sanığın evine gitmesi için mağdureyi dolmuş duraklarının olduğu yere götürüp bıraktığı, evine gitmeyen mağdurenin 3 hafta boyunca tinerci olarak bilinen kişilerin yanında kalıp en son 15.11.2007 tarihinde babası tarafından bulunarak karakola götürüldüğünün anlaşılması karşısında, mağdurenin soyut ve çelişkili beyanları dışında sanığın eylemini cebir veya tehditle gerçekleştirdiğine dair delil bulunmadığı ve eylemin 5237 Sayılı T.C.K.nın 104 ve 43. maddelerinde öngörülen reşit olmayanla zincirleme şekilde cinsel ilişki suçunu oluşturduğu gözetilmeden dosya kapsamına uygun düşmeyen, mağdurenin kendisini çevreye haklı gösterme düşüncesinden kaynaklanan ve somut delillerle doğrulanmayan beyanlarına itibar edilerek eylemin zorla işlendiğinin kabulüyle çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve eylemde rıza bulunduğu T.C.K.nın 109/1. maddesine uyan suçun unsurlarının oluşmadığı düşünülmeden mahkumiyet hükümleri kurulması, hukuka aykırıdır. ”