Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2023/14036 E. 2024/10074 K.
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2020/1044 E., 2021/611 K.
SUÇ : 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'na muhalefet
HÜKÜM : Mahkûmiyet, numune alınan kaçak sigaralar ve nakil araçlarının müsaderesi
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama
Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; temyiz edilebilir olduğu, temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteminin süresinde olduğu, temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:
I. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan vekilinin temyiz istemi, usul ve hukuka aykırı bulunduğundan bahisle re'sen tespit edilecek sebeplerle hükmün bozulması talebine ilişkindir.
II. GEREKÇE
05.2015 tarihli ana dosyada sanığın sevk ve idaresinde olan ve yanında temyiz dışı sanık ... Çabat'ın bulunduğu... plaka sayılı kamyonette usulüne uygun olarak yapılan aramada ön koltuk boşluğunda poşet içerisinde 8 karton kaçak sigara, aracın detaylı araması sırasında aracın taban kısmına
yapılmış zula bölmesinde ise 470 karton olmak üzere toplam 478 karton kaçak sigara ele geçirildiği, birleşen 15.06.2015 suç tarihli dosyada ise sanığın sevk ve idaresinde olan ... plaka sayılı aracın uygulama noktasında durdurulması sonucu usulüne uygun olarak yapılan aramada aracın taban kısmına yapılmış gizli bölmesinde 550 karton kaçak sigara ele geçirildiği anlaşılmıştır.
Sanık hakkında 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'na (5607 sayılı Kanun) muhalefet suçundan cezalandırılması talebiyle kamu davası açılmıştır.
Sanık bozma öncesinde ana dosyadan alınan savunmasında, sigaraların ...'a ait olduğunu, araçtaki bölmenin ... tarafından samimiyetlerine dayanarak bilgisi dışında yaptırıldığını, sigaralardan arama anında haberdar olduğunu beyan etmiş, birleşen dosya yönünden ise borçları nedeniyle bu işi yapmak zorunda kaldığını, sigaraları Van'dan aldığını ifade etmiştir.
Dosyada bulunan kaçak eşyaya mahsus tespit varakalarına göre her iki olayda ele geçen kaçak sigaraların gümrüklenmiş değerlerinin ayrı ayrı değerlendirilmesinde Dairemiz yerleşik uygulamalarına göre "normal" değerde olduğu tespit edilmiştir.
Tüm dosya kapsamına göre sanığın eyleminin sabit olduğu belirlenmekle, sanığın suça konu kaçak sigaraları ticari amaçla bulundurduğunun kabulü ile hakkında mahkûmiyet hükmü kurulmasında hukuka aykırılık bulunmamıştır.
Ancak;
7242 sayılı Kanun'un 62 nci maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun'un 5 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulanmasının olanaklı hale geldiği ve sanığa soruşturma aşamasında etkin pişmanlık konusunda ihtarat yapılmadığı cihetle, suça konu kaçak eşyaların gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarının sanık tarafından kovuşturma evresinde ödenmesi halinde 5607 sayılı Kanun'un 5 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca cezasında yarı oranında indirim yapılacağının ihtar edilmesi gerektiği gözetilmeden sanığa yapılan ihtaratta etkin pişmanlık indirimi dahi yapılacağı belirtilmemek suretiyle yanıltılması ve hüküm verilinceye kadar ödeme yapabileceğinin ihtarı yerine ilk duruşma gününe kadar ödeme yapması gerektiği ihtar edilerek savunma hakkının kısıtlanması,
Sanık hakkında hükmedilen cezada 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 43. maddesi gereği zincirleme suç nedeniyle artırım yapılırken Kanun metnindeki ifadelerin tekrarı dışında herhangi bir gerekçe gösterilmeksizin üst hadden artırım yapılması,
Gerekçeli karar başlığında suç tarihlerinin "30.05.2015, 15.06.2015" yerine "30.05.2015" olarak gösterilmesi,
Suç konusu kaçak sigaraların tamamı hakkında 5607 sayılı Kanun'un 13 üncü maddesinin birinci fıkrası delaletiyle 5237 sayılı Kanun'un 54 üncü maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca müsadere kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde dava konusu imha edilenler haricinde numune olarak kalan kaçak sigaraların müsaderesine karar verilmesi, hukuka aykırı bulunmuştur.
III. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle katılan vekilinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA, 20.11.2024 tarihinde karar verildi.